- Gökyüzüne çakılalım gel seninle bu gece!
Konuşma buraya nasıl gelmişti. Hayat ne kadar da hızlı geçiyordu öyle. Hatırlamıyorum. O günleri hiç hatırlamıyorum. Belki.. Belki yaşanmamıştır böyle bir gece. Belki söylenmemiştir o son cümle. Kim bilir? Kim yakalayabilir hayatı? Ben değil.. Hayır kesinlikle ben değil. Ben ne geceye, ne de gündüze aitim. Sabah 3 ila 5 arası sigaranı yakmak için çıktığınız pencerenin altında ki sokakta doğdum ben. Siz görmezsiniz oraları. Ne kadar uykusuzluğunuz varsa isterim. Ben elimdekileri dağıttım. Şimdi geri topluyorum. Kaldıysa bir kaç serkeş geceniz onları da rica ediyorum. Benim hayallerime ve umutlarıma haciz geldi de. Varsa bir somun şefkatiniz, bir bardak sarılmanız lütfen hiç esirgemeyin. İhtiyaç sahibiyim. Oysa iki üç saat önce, en zengin bendim. İlk bakışta aşk misali. Son mesajda ayrılık geldi.
Ölen kişinin ardından hep bir kişi ayakta kalır, ona sonradan vururmuş. Ben hep korktum o ayakta kalan olmaktan. Korktuğum başıma gelmedi. Ben hiç ayakta görünmüyorum sevgili dostlarım.
Hepinize şimdilik benden veda. Ama bu veda o tür vedalardan değil. Hani o iç acıtan, geri dönmek için gurur isteyen vedalardan değil bu. Bu aslında bir veda değil. Neden veda ediyorum ki? Uğrarım ben yine bir ara. Sizleri de kaybedemem. Kendinize pek iyi bakmayın dostlarım. İyiler belki mutlu sonlara ulaşıyor ama ulaşırken canları çok yanıyor. Kötü kalın. Farklı kalın. Garip kalın. Kimin sona ihtiyacı var? Mutlu ya da mutsuz, son istemeyen insanlar değil miyiz? Sondan korkan?
Hepiniz korkuyorsunuz elinizde ki biranın, sigaranın, sonbaharın, yağmurun, aşkların, şarkının, gecenin, yazıların sonunun gelmesinden. Korku iyidir. Siz kendiniz gibi kalın. Ne kadar mutsuz olursanız olun, ne kadar zevksiz olursa olsun siz hep kendiniz gibi kalın. Bu hayatta kendinizden başka kimseniz yok. Siz bari kendinize güvenin. Kendinize inanın ve asla kendinizi aldatmayın bir başkasıyla. Seyirde kalın, pek hoşça kalmayın arkadaşlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder